Öyküleyici Anlatım Nedir? Özellikleri ve Örnekleri
Ana Başlıklar;
Öyküleyici Anlatım Nedir?
Konunun olay veya olaylar çerçevesinde canlandırılarak anlatıldığı biçimdir. Bu anlatımda ana unsur olaydır. Olayla birlikte mekân, zaman ve kahraman dediğimiz unsurlar bulunur. Öyküleyici anlatımda öğreticilik ön planda değildir. Merak unsurları kullanılarak konu canlı tutulmaya çalışılır. Hareketliliğin olduğu bir anlatımdır ve fiil cümleleri ağır basar. Betimleyici anlatım türünden de yararlanılır.
Öyküleyici anlatımın kullanıldığı türler;
- Roman,
- Hikaye,
- Anı (Hatıra),
- Gezi Yazısı,
- Biyografi,
- Otobiyografi gibi türlerde bu anlatım biçimi kullanılır.
Öyküleyici Anlatımın Özellikleri
- Olay, kişi, mekan ve zaman ortak öğelerdir.
- Daha çok; öykü, roman, tiyatro, anı, günlük gibi türlerde kullanılır.
- Yaşanmış olaylar anlatılabileceği gibi, kurgulanmış olaylar da anlatılabilir.
- Sanatsal ve öğretici metinlerde kullanılır.
- Sanat metinlerinde anlatıcı, kurmaca kişi iken öğretici metinlerde gerçek kişidir.
- Dil, şiirsel (sanatsal) işlevde kullanılır.
Öyküleyici Anlatımda Anlatıcı Türleri
Öyküleyici anlatımlarda üç tip anlatıcı görülür. Yazar bazen bunlardan birini, bazen de hepsini birden değiştirerek kullanabilir. Bu, tamamen yazarın tercihidir.
Hakim (İlahi-Tanrısal) Bakış Açısı: Anlatıcı, olayları yukarıdan seyrediyor gibidir. Her şeyi bilir. Kahramanların iç dünyalarını, gizli düşüncelerini, aralarındaki ortaya çıkmamış ilişkileri… Yukarıdan olaylara bakan “tanrısal” bir göz gibidir.
Örnek
Rasim, sokakta bir aşağı bir yukarı yürüyüp durdu ve olan bitenlerden kimseye söz etmemeye karar verdi. Sokak lambasının loş ışığı altında bir süre bekledi. Üşüdüğünü hissetti. Ceketin önünü kapatıp huzursuz bir şekilde evin yolunu tuttu.Dikkat edilirse anlatıcı kahramanının “karar verdiğini, üşüdüğünü” o söylemediği halde biliyor ve bunlardan okuru haberdar ediyor.
Üçüncü Kişi Anlatım (Gözlemci Bakış Açısı): Anlatıcı, olayları gözlemleyip okluğu gibi aktarır. Kahramanların iç dünyalarını, gizli fikir1erini bilmez. Bilgisi, görülebilen olaylarla ve durumlarla sınırlıdır. Diğer bir ifadeyle olup bitenlerin dışarıdan gözlemlenerek bir kameraman gibi anlatılmasıdır.
Örnek
Yukarıdaki metin gözlemci bir bakış açısıyla yazılırsa şöyle olur:Rasim, sokakta bir aşağı bir yukan yürüyüp durdu ve sonra sokak lambasının loş ışığı altında bir süre bekledi. Ceketin önünü kapatıp evin yolunu tuttu.
Birinci Kişi Anlatım (Kahraman Bakış Açısı): Bu durumda, anlatıcı olay kahramanlarından biridir. Yani olaylar bizzat olayın içinde olan bir kişinin ağzından aktarılır.
Örnek
Aynı metin kahraman anlatıcı ile anlatıldığında şöyle olur:Sokakta bir aşağı bir yukarı yürüyüp durdum ve olan bitenlerden kimseye söz etmemeye karar verdim. Sokak lambasının loş ışığı altında bir süre bekledim. Üşüdüğümü hissettim ve ceketin önünü kapatıp huzursuz bir şekilde evin yolunu tuttum.
Öyküleyici Anlatım Örnekleri
Örnek-1
Ne bulunduğum yeri ne köyün adını biliyordum. Karar verdim, kimseye bir şey sormayacaktım. Şimdiye kadar izlediğim yol beni ormanın kenarına getirmişti, yolun bundan sonrası yukarılarda bir yere çıkıyordu. Yoldan ayrıldım, sarp yamaçtaki söğütler arasından sakınarak köye inmeye koyuldum. Yanlışlıkla bahçelere daldım, küçük taş merdivenlere tosladım, sonra da bir duvara çarpıp kapaklandım yere.Görüldüğü gibi burada bir eylem ve bir hareketlilik vardır. Bu durum fiil cümlelerinden de anlaşılmaktadır. Birinci kişinin ağzından, “ben”li anlatım kullanılmış, betimleyici anlatımdan da yararlanılmış.
Örnek-2
Ağır adamlarla kahveye girdi Hasan. Olanları düşündü bir süre. Otursam mı oturmasam mı diye bir tereddüt geçirdi. Sonra oturdu bir köşeye isteksiz. Babadan kalma tütün tabakasını çıkardı, kalınca bir sigara sardı. Öyle dalmıştı ki masasına konan çay bardağının sesi bile dikkatini çekmemişti.Bu parçada da bir eylem ve bir hareketlilik fark ediliyor. Fiil cümleleri hâkim olmuş, üçüncü kişi ağzıyla anlatılmış ve tasvirlerden yararlanılmıştır. Öyküleyici anlatıma çarpıcı bir örnek olmuştur.
Örnek-3
Soğuk bir İstanbul sabahı … Gökyüzünde bulut kaynıyor; yağmur yağdı yağacak… Biz yola koyuluyoruz. Yarım saat sürecek yolculuğumuzu, Maltepe’nin bildik sokaklarından geçerek bir an önce bitirme telaşındayız. Sokaklar, işe yetişmek için koşuşanlarla dolu. İnsanlar, rayların üzerinden, sağa sola bakarak, hızlı adımlarla geçiyor. Bir banliyö treni Gebze yönüne doğru gürültüyle yol alıyor.Parçada yazar, yaptığı bir yolculuğu anlatırken öyküleyici anlatıma başvurmuştur. Olayların içerisinde bulunduğu için birinci kişi anlatım yani kahraman bakış açısı ile anlatmıştır.